Hüseyin ÖZKAN |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Ispartada Turizm ı |
|
|
Ispartada Turizm |
|
Bacasız fabrika olarak görülen iç ve dış turizm özellikle 2. Dünya Savaşı’ndan sonra ülkenin önemli bir gelir kaynağı olmuştur. Dünya ülkeleri turizmi canlandırabilmek için yüksek miktarda harcamalar yapmaktadırlar. Türkiye’mizin de dünya ve Avrupa turizm pazarından daha büyük paylar alabilmesi için küresel düşünüp, bölgesel davranması gerekmektedir. Bilindiği gibi kitle turizminde katılımcıların mutlu ve memnun ayrılmaları turizmin devamlılığı açısından önemlidir. Kitle turizminin yanı sıra ferdi turizm de göz ardı edilmemelidir. Her iki turizm çeşidinin de süreklilik açısından mastır planlarının iyi yapılması, hedef kitlelerinin iyi seçilmesi gereklidir.


Isparta doğal, kültürel, tarihi güzellik ve zenginlikler diyarıdır. İlin geçmişi, tarih öncesi devirlere kadar gitmektedir. Antik çağda “BARİS” ismini taşıyan ve başta Lidyalılar, Frigler, Persler, Helenler, Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular ve Osmanlılara ait olmak üzere pek çok büyük uygarlığın izlerini taşır. Bu yoğun tarihi geçmiş, şehre zenginlik katmıştır. Cumhuriyet öncesinde Konya vilayetine bağlı “Hamidabad” adında bir livalık iken, 1923 yılında müstakil il olmuş ve “Isparta” adını almıştır. Göller ve güller diyarı Isparta Batı Akdeniz bölgesinde yer alır. Zengin bir flora ve faunaya sahiptir. Güller diyarı Isparta'da gül yetiştiriciliği gül endüstrisini geliştirmiştir. Gül yağı ve her türlü gül ürünleri iç pazarda tüketilmekte, ayrıca dünyanın her tarafına ihraç edilmektedir. Isparta yıllık 550 bin ton elma üretimi ile ülkenin en çok elma üreten ilidir. Geleneksel kültür ve el emeğiyle dokunan Isparta halıları haklı bir üne sahiptir. 35.000 üniversite öğrencisi Isparta'yı bir eğitim merkezine dönüştürmüştür. Sahip olduğu sağlık kuruluşları ve hastaneler Isparta’yı sağlık turizm merkezi haline getirmektedir. Sınırları içerisinde çok sayıda göl, milli park ve tabiat koruma alanı vardır. Eğirdir, Kovada ve Gölcük gölleri “altın üçgen” olarak adlandırılır. Isparta ili dünyada, sınırlarında en fazla göl ve gölet bulunan ildir.

Eğirdir Gölü tahribata uğramamış ve henüz kirlenmemiş Türkiye'nin dördüncü büyük tatlı su gölüdür. Bu değer yapısı ile Eğirdir Gölü, göl-dağ turizmi açısından olduğu kadar balık avcılığı, su sporları ve rekreasyon imkanları ile bulunmaz bir yurt köşesidir. Bir çöküntü gölü olan Eğridir’e bilhassa etrafında bulunan çeşitli yükseklikteki dağlar da ilginç bir görünüm kazandırmaktadır. Göl ve çevresinde yamaç paraşütçülüğü, rüzgar sörfü, kamp-karavan turizmi, kuş gözlemciliği, trekking, canyoning, orienting yapılmaktadır. Eğirdir Gölü’nün suyu, tatlı su balıklarının yaşamasına elverişli olması amatör ve profesyonel balık avcılığı imkanını sağlamaktadır.


Turizmde çok çeşitlilik arz eden Isparta, alternatif turizm dallarından mağara turizmi bakımından da büyük bir önem taşımaktadır. Özellikle son yıllarda dikkatlerin yoğunlaştığı mağara turizmi, ili turistik cazibe merkezi haline getirebilecek bir potansiyele sahiptir. Merkez ilçe, Yalvaç ve Eğirdir ilçeleri inanç turizmi açısından büyük önem arz etmektedir. Hz. İsa’nın 12 havarisinden olan St. Paul, St. Barnabas ve St. Yuanna Hristiyanlığı yaymak amacıyla Kıbrıs’ın Paf Limanı’ndan Attalia (Antalya)’ya geçmişlerdir. St. Yuanna’nın buradan tekrar Kudüs’e dönmek için ayrılmasından sonra St. Paul ve St. Barnabas Perge kenti üzerinden Gebiz ve Adada kentlerini izleyip, Yalvaç Psidia Antiochia’sına eski kral Yolu’nu izleyerek ulaşmışlardır. St. Paul Hristiyanlığın ilk resmi vaazını Yalvaç’ta şu anda kendi adını taşıyan eski Sinagog’da vermiştir.

Doğal güzelliklere bürünmüş Isparta’nın da turizm pastasından payını alabilmesi için turistik değerlerinin envanter çalışmaları bir an önce geliştirilmeli ve bu konuda çalışacak sivil toplum örgütlerinin de faaliyete geçirilmesi gereklidir. Ülkemizin en önemli turizm bölgesi olan Antalya ilinin kuzeyinde bulunan Isparta ili sahip olduğu topografik yapısı, dağları, ırmakları, gülleri ve kanyonları ile ayrıca bu değerleri örten orman yapısı ile Antalya’nın arka bahçesi olarak sahip olduğu bu değerleri Antalya’ya gelen turistlere ve büyük şehirlerde oturan doğa severlere sunmaktadır. Isparta’daki turizmin daha iyi tanıtılabilmesi için Antalya turizmi ile entegrasyon çalışmaları yürütülmektedir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
| | |